Ulanyjy:Uannis~tkwiki/1

Presba Cumhuriyeti
Presba Bundrep

Presba bayrağı 115px|Presba arması
Presba'nın yeri
Resmi dil	Presce1
Başkent	Ada
En büyük kent	Ada
Başkan:	Galiz Donya
Yüzölçümü - Toplam - Su %'si	326.086 km² %2,04
Nüfus	45.116.894
Ulusal marş	Yaşasın Presba

Presba Haritası

Presba Cumhuriyeti (Presce:Presba Bundrep) ya da kısaca Presba (Presce:Presba). Alinda ve Elinda kıtaları arasında bir ülke. Batıda Çalda ve Anya, doğuda Çavluk ile komşudur.

Presba yükseklikleri yer yer 3000m'yi geçen dağlarla kaplıdır . İç kısımlarda ise Turç nehri ve kollarının parçaladığı platolar yer alır.

Presba akarsu ve göl bakımından oldukça zengindir. Turç nehri ülkenin belli başlı ırmağı olmakla birlikte, en büyük göller Ulu göl, Krand ve Okro’dur.

Presba’nın iklimi yarı tropikal bir iklimdir. Ülkede en çok yağış alan yerler Alinda kıtası içinde yer alan kısımdır.

Presba bitki örtüsü bakımından zengindir. Yerleşmeye açılmamış alanların büyük kısmı orman yapılmıştır. Orman sanayisi ile uğraşan şirketlerin her yıl kestiği ağaç sayısının 2 katı ağaç dikme sorunluluğu olmakla birlikte halktan her yıl tükenen ormanlar ve korunması gereken türler için vergi alınır. 100 yıl öncesine kadar ormanlar ülkenin 9/1’i kadar yer kaplarken bu oran bugün 3/1 olmuştur.

Ülke nüfusunun çoğunluğu Pres’tir. Geri kalan nüfus Krand, Anya ve diğerleridir. Halkın yarısından fazlası şehirlerde yaşamakla birlikte büyük şehirlerin çoğu kıyı ve akarsu boylarında kurulmuştur. Başlıca şehirler başkent Ada, Aldima ve Körfez’dir.

Coğrafya

Ada'dan bir görünüş

Din

Presba’da en önemli din halkın %78’inin inandığı Alanlık’tır. Alanlıktan sonra en yaygın din Yasaldık %10 ve Ena dini %5’dir. Geri kalan %7 lik kısım diğer dinlere inanmaktadır. Ülke halkının din konusunda çok hoşgörülü olması din konusunda anlaşmazlıkları önlemektedir

Alanlık

Alanlık dünyanın en eski dinlerindendir. Onlarca tanrısı vardır ve en önemli tanrı yeryüzü tanrısı Tanta olup genel ibadetler tanta üzerinden yapılır. Bugün 32.000.000 inananı olan bu dinin özelliklerinden biri de halkın barışçıl olmadığı takdirde tanrılar tarafından cezalandırılacağına inanması sebebi ile dünyada yapılan savaşlarda tarafsızlık yoluna gitmesidir.

Tanrıları

Alanlık çıktığı zaman en önemli tanrı yeryüzü tanrısı Bul iken son zamanlarda gökyüzü tanrısı Tanta’dır. Eski Alanlıkta yeryüzü tanrısı Bul, gökyüzü tanrısı Tanta dahil tüm tanrılara ve doğaya hüküm geçirebilmekte, sözü dinlenmediği zaman ise çeşitli felaketler yağdırmaktaydı.

Yaklaşık 50 yıl önce havalar ısınmaya, mevsimler kaymaya başlamıştır. Bunun üzerine halk, yeryüzü tanrısı Bul’un gökyüzüne hüküm geçiremeyecek kadar yaşlandığını, artık gökyüzünün daha güçlü olduğunu, çünkü gökyüzünün hiçbir zaman yaşlanmamasına rağmen yeryüzünün yaşlanabildiğini düşündüler. Ortaya atılan bu düşünce ilk başlarda fazla taraftar bulamadıysa da 20 yıl kadar önce havaların iyice ısınması insanları bu düşünceye inanmaya zorlamıştır. Tüm bunlar bir yana hala en önemli tanrının yeryüzü tanrısı bul olduğunu düşünen ve Bul’un bunu insanları denemek için yaptığını düşünen insanlar vardır ve bu insanlar Alanlık’ta yeni bir mezhep kurarak düşüncelerini yaymaya çalışmaktadır.

Yasadlık

Milada yakın zamanlarda ortaya çıkan bu dine inanan insanlar bir kutsal kitap etrafında birleşir. Bu kitabın Milattan yüz binlerce yıl önce yazıldığını ve bugüne dek korunarak muhafaza edildikten sonra insanlara bir kurtuluş ve arınma yolu göstermesi için hediye edildiğine inanan insanlar diğer dinlerde olduğu gibi tanrılara değil kitaplarına taparlar.

Kitabın Konusu

Bundan yüz binlerce yıl önce yazıldığı sanılan bu kitap Recep Tunca isimli bir şahsın Recep Şeref isimli bir şahsa kalbini açmasıyla Recep Şeref’in yüreğinden düşen kıvılcımın alev alıp bütün dünyayı yakması, buzulların erimesi, buzulların erimesi ile su altında kalmayan toprakların da bitmek bilmeyen depremler ve volkanik faaliyetler sonucu dünyanın düzenini değiştirmesini Dünyanın düzeninden Recep Şeref ve Recep Tunca’nın kalplerindeki sevginin tılsımı sayesinde ayakta kalan Recep Şeref, Recep Tunca ve akrabalarının soyundan, soyu tükenen insan ırkının soyunun yeniden oluşmasını anlatır. Kitapta ayrıca arkadaşlığın önemi, yapılmaması gereken hatalar anlatılmaktadır. Kitaptan anlaşıldığı kadarıyla bu kitap Recep Şeref’in ona hatıra kalması için bir kitap yazmasını istemesi üzerine Recep Tunca tarafından yazılmıştır.

Enalar

Milattan önceki zamanlarda ortaya çıkan bu din suya tapınmak’tan ibarettir. Bu dine inanan insanlar suyu en değerli hazineleri olarak görmekte ve suyu asla sade olarak içmemektedir. Suyun içine şeker, çay, kahve vb. katarak ya da yaprakta dinlendirerek içerler. Günümüzde suyu yaprak ve çimen karışımında dinlendiren fabrikalarda çıkan suyu Ena suyun adıyla satımı yasal hale getirilmiştir.